Doğum Günüm :)

 

 

İyiki Doğdum, Gördün mü bak 26 Oldum! :)

 



Dün benim doğum günümdü 26'dan gün aldım yaşlanıyorum ;)

Öyle bir tesadüf ki google ile aynı gün doğmuşuz :) Her yıl 27 Eylül'de google sayfasına yukardaki (resim dünkü) gibi pastalar, mumlar, süsler, bişiler koyar.. Ben de tabiki bunun keyfini sürerim! Google bebeğim her sene yapıyo bana bunuuu canımmm :) falan diye böbürlene böbürlene dolaşırım etrafta :)
Ama insanın hoşuna gitmez mi? nasıl gitmesin :)

Dün çok, çok güzel bir gün geçirdim. Gündüz ailemle, akşamda eşimle kutladık doğum günümü..
Canım ailem.. Neler yapmışlar, neler hazırlamışlar benim için.. O kadar duygulandım, o kadar mutlu oldum ki anlatamam..
 Annem, babam, ablam, eniştem ve Demir :) hep birlikte bir video hazırlamışlar bana :) Videonun başlarında gözyaşlarım resmen sel oldu, sonlarında da gülmekten karnıma ağrılar girdi :) Fotoğraflar, şarkılar, canlı yayın çekimi.. Neler neler yapmışlar.. İnsanın ailesi, canı, herşeyi..

 

 

Akşamda eşim Florya Beyti'ye götürdü beni. Daha önce hiç gitmemiştim ve hiç böyle bir yerle karşılaşacağımı düşünmüyordum. O kadar güzel bir mekan ki eğer gitmediyseniz mutlaka bir doğum günü, ya da evlilik yıldönümünüzde gitmenizi tavsiye ederim..

Ben bayıldım resmen! Mekan, iç tasarımı, balkonları, tek kelimeyle mükemmeldi, hayran kaldım.. Bir de ben antika, osmanlı işi şeyleri çok, çok severim. Buranın iç dekorasyonu birazda öyle. Heyecandan detaylı fotoğraflar çekemedim malesef :(

 

 

 

Yemek bakırın içinde geliyor, kapağıyla beraber çekemedim, adam kapağı açıp gidiverdi :) Aynı bakırdan benim salonumda var :)  Bir de yemek iki garson tarafından servis ediliyor, biri bakırı diğerinden önce koyarsa öbürü bekliyor, birbirlerine bakıp aynı anda kaldırıyorlar kapakları :) çok hoşuma gitti :)

 

Ve tatlılar.. Eşim künefe yedi ama ben kebaptan sonra künefe falan yiyemezdim :) İncir tatlısı seçtim ve iyiki de seçmişim.. İnanılmaz hafif ve inanılmaz lezzetliydi..
O kadar beğendim ki orayı kalkmak istemedim resmen :)


Dün her şeyiyle çok güzel, çok keyifli, çok, çok mutlu bir gündü benim için..
İnsanın ailesi başından eksik olmasın, herşeyimiz onlar..

Mutlu haftasonları..

Yıldönümü Kurabiyeleri

 

 

 

 

Herkese merhabalar..


Bir önceki kahvaltı postumda belirtmiştim, o gün bizim 4. ayımızı devirmemiz dışında :) ablamla eniştemin evlilik yıldönümleriydi. Tabi bende ailenin 'kurabiyecisi' olarak onlara yıldönümü kurabiyeleri hazırladım. Onlar bu yıl evliliklerinin 9. yılını kutluyorlar..

 

Aslında çok farklı fikirler vardı kafamda ancak geçtiğimiz hafta biraz yoğun olduğum için hem çok fazla hazırlayamadım hem de aklımdakileri yapamadım malesef :( Ama onlar bunlara da bayıldılar :) Canlarım yıldönümleri kutlu olsun, daha uzuuuunnn yıllar sağlıklı, mutlu, huzurlu ve hep birlikte olsun :)

 

 

 

Ortadaki 'D' harfi tabiki paşamız Demir'in baş harfi :)

 

 

 

 

 

 

 

Bu hafta yine biraz yoğun olacağım ama paylaşmaya devam :)

 

 

Sevgiler.

 

 

 

 

Kahvaltı can'dır! :)

Herkese merhabalar..

Biz bugün evliliğimizin 4. ayını devirmiş bulunuyoruz :)
Aslında her ay, aa 2. ayımız, aa 3. ayımız diye kutlamalar yapmıyoruz tabiki :) Yılda bir gün kutlamak kafidir her zaman değil mi? :)
Ama bugün madem ki dedim eşim evde ona güzel bir kahvaltı hazırlayayım. Yani kahvaltıyı zaten hazırlayacaktım bugüne denk gelmesi tamamen tesadüf :)

 

 

 

Ayrıca en sevdiğim öğündür kahvaltı. Saatlerce, yavaaşş yavaş yiyebilirim hiç sıkılmadan.. Hele ki yanımda ailem, dostlarım, en yakınlarım da varsa değmeyin keyfime :) Ne hoştur kahvaltı muhabbetleri, pek severim..

 

 

 

 

 

Bu arada bugün ablamla eniştemin evlilik yıldönümleri :) 9. yıllarına giriyor onlar maşallah :) Bende şimdi onlara yıl dönümü kurabiyeleri süsleyeceğim ve önümüzdeki günlerde de yayınlayacağım inşallah :)

 

 

Sevgiler.

Patlıcan Oturtma

 

 

 

Ne güzel bir sebzedir patlıcan.. Kızartması, karnıyarığı, dolaması, közlenmişi.. Her türlüsünü çok severim.

Haftada bir mutlaka patlıcan yeriz biz :) Hemen hemen her yemeğe çok yakıştığını düşünüyorum. Kimine göre çok yağlı bir sebze belki doğru ama onu da halletmenin yolları yok değil :)

Mesela kızartmasını yapıyorsanız ya da yemeği fırına, ocağa koymadan önce kızartmışsanız (ki genellikle patlıcanlı yemeklerin büyük bir kısmında önce patlıcanlar kızartılır) mutlaka kalın havlu peçeteler koyun ve hemen ardından yine havlu peçeteyle elinizde patlıcanları çok hafif sıkarak yağı iyice alın. Ben hep yaparım ve bu şekilde patlıcanlar gerçekten masumlaşıyor :)

Gelelim yemeğimize :) Pratik, kolaycacık bir yemek :) bence :)

Tadı da lezzeti de çok güzel oluyor, denemenizi tavsiye ederim.

Malzemeler : (2 kişilik)

• 2 adet patlıcan
• 200 gr. kıyma
• 1 det domates
• 2 adet çarliston biber
• 1 adet orta boy soğan
• 1 yemek kaşığı sıvı yağ
• Kekik
• Karabiber
• Tuz

Sosu İçin :

• 1 yemek kaşığı domates salçası
• 1 yemek kaşığı biber salçası
• 2 diş sarımsak
• 1,5 su bardağı su

Yapılışı :

 

• Patlıcanları halka halka doğrayın. Su dolu bir kabın için yerleştirin. Yarım saat bekletin.

• Bir tavaya 1 yemek kaşığı sıvı yağ ile kıymayı koyun. İçine minik minik doğranmış soğanı ekleyin ve 2-3 dk kavurun. Ardından içine halka doğradığınız domatesleri ve uzun uzun doğradığınız çarliston biberleri ekleyin ve bir kez karıştırın. Son olarak kekik, karabiber ve tuzu ekleyip bir kez daha karıştırıp altını kapatın.

• Yarım saat suda beklettiğiniz patlıcanları süzün ve kağıt havlu ile hafif bastırarak kurutun. Kızgın yağda patlıcanları kızartın. Yağdan aldığınız patlıcanları aynı şekilde kağıt havlu ile hafif bastırıp yağını alın.

• Sosu için bir kaba 1 yemek kaşığı domates ve 1 yemek kaşığı salça koyun. İçine 2 diş sarımsak rendeleyerek 1,5 su bardağı suyu ekleyip iyice karıştırın.

• Patlıcanları ve kavurduğunuz kıymayı bir borcama dökün ve üzerine sosu gezdirerek ilave edin.

• Önceden ayarlanmış 150 derece fırında yarım saat pişirin.

          Afiyet olsun.

        
         Sevgiler :)

 

Fırında Levrek :)

 

 

 

 

 

Yine başka bir yemek tarifiyle karşınızdayım :)

Daha önce de belirttiğim gibi zaman zaman yaptığım yemekleri de paylaşmak istiyorum yeni evli bir bayan olarak :)

Eşimle balığa bayılıyoruz! Her hafta yiyebiliriz! :) Evlendiğimden beri de ne zamandır balık yapmak istiyodum, yaz mevsimi falan bir türlü yapamamıştım. Sonunda yaptım! :)

İlk kez yapmama rağmen biz çok beğendik tadını, lezzetini.. Umarım siz de seversiniz.

 

Malzemeler : (2 kişilik)

• 2 adet levrek
• 2 adet limon
• 1 adet orta boy soğan
• 1 adet havuç
• 2 diş sarımsak
• 2 yemek kaşığı sıvı yağ
• Tuz

Yapılışı :

• Temizlenmiş balıklarımızı (ben alırken temizlettim) güzelce yıkıyoruz. Fırın tepsimize folyo yerleştiriyoruz ve balıklarımızı da tepsiye koyuyoruz.

• 1 adet limonumuzu, havucumuzu ve soğanımızı halka halka doğruyoruz. Hepsini balıklarımızı koyduğumuz tepsimize güzelce yerleştiriyoruz.

• Bir kaba 1 adet limonumuzu sıkıyoruz. Yine aynı kabın içine 2 diş sarımsağımızı rendeliyoruz ve 2 yemek kaşığı sıvı yağı ekleyip karıştırıyoruz. Üzerine biraz tuz ekleyip tekrar karıştırıyoruz.

• Hazırladığımız bu karışımı balıklarımızın üzerinde gezdirerek tüm tepsiye dağıtıyoruz. Önceden ayarlanmış 150 derece fırınımızda 25 dakika pişiriyoruz.

 

        Afiyet olsun.

        Yanına da bol rokalı, yeşillikli salata mis gibi :)

        Sanırım ben daha çok balık yapıcam :)

        Sevgiler.

Blog Buluşması için Hazırladığım Kurbiyeler :)

Hediye almayı da, hediye vermeyi de çok seven bir insan olarak en çok hediye yapmaya bayılıyorum :) Hep el emeği ile yapılan şeylere çok değer vermişimdir zaten. Bu sefer de kendi vereceğim hediyeyi kendim yaptım! O kadar güzel bir duygu ki :)


Çekiliş o gün orada olacağı için kime hazırladığımı bilmeden hazırladım bu cici kurabiyeleri. Daha heyecanlı oldu :)
Normalde kişiye özel kurabiyeler hazırladığımda isimlerde yazıyorum ama dediğim gibi bu sefer kimin için hazırladığımı bilmediğimden çiçek demetli kurabiyeler hediye etmek istedim :)

Kurabiyelerim Kübra'ya çıktı (mutluet.blogspot.com:) :)
Vapurda karşıya geçerken de konuşmuştuk hatta sana da çıkabilir demiştim, çıktı valla :)
O da tabi tüm arkadaşlarımıza dağıttı :)

Sevgiler.

Ablamda Akşam Yemeğindeyiz :)

 

 

 Canım ablam eşimle akşam yemeğine davet etti bizi. Neler hazırlamış neler hem de 1,5 yaşındaki oğluyla beraber :) Demir çok hareketli bir çocuk, paylaşmayı seven, tam bir arkadaş canlısı kuzum. Yalnız oynamayı hiç sevmez mesela hep oyuncaklarını paylaşır, sürekli bir şeyler anlatır ve sürekli gülümseyen neşeli bir çocuktur kuzum benim :)

Bu yüzden Demir'le birlikte yemek yapmak, ev ile ilgilenmek o kadar zor ki, çünkü onunla oynamanız için sürekli çekiştirir sizi :) Tüm bunlara rağmen ablam döktürmüş yine bizim için neler hazırlamış..

Masanın başında da gördüğünüz gibi Demir kuzumun mama sandelyesi ve biberonu var :)

Soframız bütünüyle tam bir marin sofrasıydı :) Peçeteler kırmızı-mavi, runner mavi-beyaz denizci motifleri ve ortadaki yuvarlak ışıklı top :) Masanın ortasındaki ışıklı topun rengi sürekli değişiyor. Bir mavi oluyor, kırmızı oluyor, mor, pembe, rengarenk :) Ama ben fotoğralarda bir türlü yakalayamadım renkleri :(

 

 

O kadar çok yemişiz ki farkında olmadan masadan kalkmakta bayağı bir zorlandık :) Farkında olmadan diyorum çünkü insan böyle en yakınlarıyla bir araya gelince sohbete, muhabbete dalıyor ve ne kadar yediğini anlayamıyor, yani en azından bende öyle oluyor :)

 

 

 

ve Demir paşamız :)

 

 

 

Sevgiler.

 

Kurabiye Günü :)

 Canım arkadaşlarım Tanem ve Kübra benim 11 yıllık arkadaşlarımdır. Tanem yaklaşık 2 yıllık evli, Kübra'da 4 yıllık aynı zaman da 3 yaşında da süper bir kızı var Zeynep Vera :)daha önce ona doğum gününde yaptığım kurabiyeleri yayınlamıştım. (http://dideminkurabiyekokulumutfagi.blogspot.com/2012/08/zeynep-veranin-3.html)

Bu iki hanım öyle marifetliler ki.. Ne zaman birisinde yemeğe veya kahvaltıya gitsek bize müthiş sofralar, harika yemekler hazırlarlar. Bakmaya, yemeğe kıyamazsınız :) Biz üçümüz özenle hazırlanmış sofralara, farklı lezzetlere bayılan insanlar olarak sık sık birimizde toplanır ve değişik günler düzenleriz :) Mesela kahvaltı günleri, çay saatleri, akşam yemekleri, akşam atıştırmalıkları.. gibi bir çok günümüz vardır. Bunlar öyle sıralı ve günü belli değildir, canımız nasıl isterse mesela hadi bu hafta şunu yapalım, hadi şu gün bunu yapalım diye çıkar :)

Ben son evlenen olarak önümüzdeki haftalarda, aylarda bol bol onları ağırlamayı düşünüyorum :)

Neyse fazla uzatmadan gelelim kurabiye günümüze..

Aslında bu günü de üçümüz beraber yapacaktık ama Tanem çat diye o gün geliverince yaptık! :) Ama üçümüz beraberde yapacağız inşallah daha uzun bir zamanda çünkü Tanem'ciğimin geldiği gün onları eşleriyle beraber iftara aldığım gündü :) Nasıl yani? :) Yani ben bir yandan yemek yapıyorum, akşam için hazırlanıyorum diğer yandan da Tanem'e kurabiye öğretmeye çalışıyorum.. Halimiz o kadar komikti ki :) O yüzden detaylı fotoğraflar çekemedim-çekilemedik :)



                                           Tanem'ciğim harıl harıl çalışıyor :)

 
                                 vee Tanem'in yaptığı kurabiye cicileri :) Kimine eşiyle   kendisinin baş   harflerini :)  kimilerine de küçük yeğenlerinin isimlerini yazdı :)

                                Bunlarda yaz biterken içimiz açılsın diye benim yaptığım kurabiyeler :)

     Sevgiler :)